Gıda sektörü, iklim değişikliğinin etkileriyle birlikte en fazla risk altında olan alanlardan biri. Tarladan sofraya uzanan zincirde yaşanan kayıplar, hem ekonomik hem de çevresel açıdan büyük bir sorun oluşturuyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, her yıl dünya genelinde üretilen gıdanın yaklaşık üçte biri israf ediliyor. Bu noktada freeze-dry teknolojisi, gıda israfını önlemek için güçlü bir çözüm olarak öne çıkıyor.
Hasattan Sofraya Kayıpları Azaltıyor
Taze meyve ve sebzeler, hasattan sonra kısa sürede bozulabiliyor. Özellikle ihracat süreçlerinde nakliye sırasında oluşan kayıplar yüksek maliyetlere yol açıyor. Freeze-dry yöntemi sayesinde ürünler, tazeliğini ve besin değerini koruyarak çok daha uzun süre saklanabiliyor. Bu da hem üretici hem de tüketici için kayıpları en aza indiriyor.
Enerji ve Kaynak Verimliliği
Gıda israfının önlenmesi yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda çevresel fayda da sağlıyor. İsraf edilen her gıda, aslında boşa harcanan su, enerji ve tarım alanı anlamına geliyor. Freeze-dry ürünler, uzun raf ömrü ve kolay depolanabilir yapısıyla bu kayıpların önüne geçiyor.
Sürdürülebilir Tüketim Trendi
Tüketiciler artık yalnızca sağlıklı değil, aynı zamanda sürdürülebilir ürünler talep ediyor. Freeze-dry teknolojisi, gıdayı israf olmaktan kurtardığı gibi, taşıma ve depolama kolaylığı sayesinde karbon ayak izini de azaltıyor.
Türkiye İçin Önemli Bir Fırsat
Türkiye’nin geniş tarımsal üretim potansiyeli, iklim değişikliği riskleriyle karşı karşıya. Ancak bu risk, doğru teknolojiyle fırsata dönüştürülebilir. Freeze-dry yönteminin daha yaygın kullanımı, hem iç pazarda gıda güvenliğini güçlendirecek hem de uluslararası pazarlarda sürdürülebilir bir marka imajı oluşturacaktır.
Freezeva’nın Yaklaşımı
Freezeva olarak biz, doğanın sunduğu en saf lezzetleri korurken aynı zamanda sürdürülebilir bir gelecek için sorumluluk üstleniyoruz. Amacımız yalnızca sağlıklı atıştırmalık üretmek değil; aynı zamanda gıda israfını azaltarak daha yaşanabilir bir dünya için katkı sağlamak.

